Examples of using "юбку" in a sentence and their turkish translations:
Mary eteğini ütüledi.
Bir etek ütüledi.
Annesi ona bir etek dikti.
Annem bana sevimli bir etek yaptı.
O eteği nereden aldın?
Bu eteği satın almak istiyorsun.
Eteğini yıkıyor.
Bu eteği mi satın alacaksın?
Rüzgar eteğini kaldırdı.
Halam bana yeni bir etek yaptı.
Bu eteği dün alan kişi Mary'ydi.
Teyzem bana yeni bir etek yaptı
Sıcak, yünlü bir etek arıyorum.
Mary bu eteği ne zaman aldı?
Kısa beyaz bir etek arıyorum!
Hangi eteği seçerdin?
Annem bana yeni bir etek aldı.
Janet bir etek ve bir bluz satın aldı.
Mary bir etek ve bir bluz satın aldı.
Tom Mary'nin eteğinin çok fazla kısa olduğunu düşündü.
Ne giyeceğim: pantolon mu? yoksa etek mi?
Eteğime bakma sapık!
Bu kumaşı etek yapacağım.
Ben mavi çizgili eteği denemek istiyorum.
Bir cenaze için kırmızı mini etek giymek uygun değildir.
O, beyaz eteğini kırmızıya boyadı.
Dudak parlatıcımı sürmeyi ve eteğimi giymeyi gerçekten istiyordum
O, kırmızı bir bluz ve siyah bir etek giymişti.
O, siyah bir bluz ve kırmızı bir etek giymişti.
Beyaz bluz ve kırmızı etek giyiyordu.
Kırmızı bluz ve beyaz etek giyiyordu.
Tom'un büyükannesinin bir mini etek giyemeyecek kadar yaşlı olduğunu düşünüyorum.
Lütfen bana o eteği gösterir misin?
Bu dünyada en zor şey bir kızın eteğini kaldırmaktır.