Examples of using "убийству" in a sentence and their turkish translations:
Hırs onu cinayete sürükledi.
belki de bu eylemler Trump'a bir suikast getirecek
soruşturma kazara ölümden cinayete dönmüştü.
Tom Mary'nin cinayetiyle hiçbir ilgisi olmadığını iddia etti.
Tom cinayete karıştığını reddetti.