Examples of using "несчастным" in a sentence and their turkish translations:
John mutsuz öldü.
Tom şanssız görünüyor.
O perişan görünüyor.
Şu şanssız insanlara acıdı.
Olan bir kazaydı.
Tom çok mutsuz görünüyor.
Tom'un ölümü bir kazaydı.
Tom'u çok mutsuz görmek üzücü.
kendini daha sıkıntılı hissedersin.
Tom mutsuzmuş gibi davrandı.
Mutluluğu aramak seni sadece mutsuz eder.
Zavallı serflerin ağır işi yapma zamanı.
"Tom'un ölümü bir kazaydı." "Emin misin?"
Tom'un ölümü bir kaza olmayabilir.
Tom'un mutsuz olmasını istemiyorum.
Mutsuz bir akıllı olmaktansa mutlu bir aptal olmak daha iyidir.
Bazen küçük hatalar, büyük kazalara neden olabilir.
Bu kaza değildi. Birisi evi ateşe verdi.
Kendin için üzülme. Hepimiz aynı durumdayız.
Bir kaza değildi.
- Yağmurlu günler beni mutsuz eder.
- Yağmurlu günler beni mutsuz ediyor.
Çok mutsuz hissediyorum.
Seni çok mutsuz ettiğim için üzgünüm.
Tom'un mutsuz olduğunu biliyorum.
Ben hiç bu kadar mutsuz olmamıştım.
Kate Chris'e baktı ve sonra onu görmezden geldi, bu onu perişan etti.
- O bir kaza değildi.
- Bir kaza değildi.