Examples of using "настроении" in a sentence and their turkish translations:
İyi bir ruh hali içindesin gibi görünüyorsun.
Havamda değilim.
O havasında değil.
O, havasında değil.
Tom haylaz bir ruh hali içinde.
O kötü bir ruh hali içinde.
Tom berbat bir ruh hali içinde.
Tom kızgın bir ruh hali içinde.
Tom havasında değil.
Bugün patronun keyfi yerinde mi?
Umarım Tom havasındadır.
O kötü bir ruh hali içinde.
Artık havamda değilim.
Ben harika bir ruh halindeydim.
Tom çok iyi bir ruh hali içinde.
Tom bugün keyifli.
Ben oyun havamda değilim.
Tom şimdi kötü bir ruh hali içinde.
Bugün onun morali yüksek.
- Tom şakalar için havasında değil.
- Tom espri havasında değil.
- Tom hiç espri modunda değil.
O, havasında değildi.
Şimdi havamda değilim.
Bugün Tom'un keyfi yerinde değil.
O, neşeyle eve geldi.
Tom bunun için havasında değil.
Bunun için havamda değilim.
Tom çok iyi bir ruh hali içindeydi.
Tom o zaman iyi bir ruh halinde değildi.
Tom bir saat önce daha iyi bir ruh hali içindeydi.
O iyi bir ruh hali içinde görünüyordu.
Sadece bunu canım istemiyor.
Tom bugün gerçekten iyi bir ruh hali içinde görünmüyor.
Tom iyi bir ruh hali içinde.
Üç saat önce daha iyi bir ruh hali içindeydim.
Herkes ara sıra karamsar olma hakkına sahiptir.
Keyfim yerinde.
- Kötü bir ruh halindeyim.
- Benim moralim bozuk.
- Kötü bir ruh hali içindeyim.
Bugün kötü bir ruh hali içindesin, değil mi?
Tom'un neden böyle kötü bir ruh hali içinde olduğunu merak ediyorum.
Bu akşam neden böyle kötü bir ruh hali içindesin?
Bu sabah kötü bir ruh hali içindesin gibi görünüyorsun.
O, iyi bir ruh hali içinde.
O iyi bir ruh hali içinde.
O kadın neredeyse her zaman kötü bir ruh hali içinde.
O iyi bir ruh haline mi sahip?
Tom iyi durumda mı?
Tom dün bütün gün kötü bir ruh halindeydi.
Tom, Mary'nin iyi vakit geçirmediğini fark etmedi.
Bugün kötü bir ruh hali içinde gibi görünüyorsun.
Bazen, oyuncu bir ruh hâlindeyken kamerayı çok bırakamıyordum.
Bugün ruh halin iyi. Güzel bir şeyler mi oldu?
Onun ifadesine bakılırsa, o kötü bir ruh hali içinde.
Tom Mary ile konuşacak durumda değildi.
O çok iyi bir ruh hali içinde.
O iyi bir ruh hali içerisindeydi.
- Bugün Tom'un keyfi yerinde.
- Tom bugün iyi bir ruh hali içinde.
O bugün iyi bir ruh halinde.
Tom bugün bozuk ruh halinde.
Tom iyi bir ruh halindeydi.
Kötü bir ruh hali içindeydim.
Tom her zaman iyi bir ruh hali içinde.
O kötü bir ruh hali içinde, bu onun için nadirdi.
Mary bugün iyi bir ruh hali içinde.
- Tom bugün garip bir ruh halinde.
- Tom bugün garip bir havada.
Bugün tuhaf bir ruh halindeyim.
Sen her zaman keyfi yerinde görünüyorsun.
Tom bu sabah Mary'nin neden kötü bir ruh hali içinde olduğunu bilmiyor.
O kötü bir ruh hali içinde.
- Hiç keyfim yok.
- Keyfim çok yerinde değil.
Tom kötü bir ruh hali içinde.
Neden böyle kötü bir ruh hali içindesin?
Tom dün iyi bir ruh halindeydi.
Tom nadiren iyi bir ruh halindedir.
Şu anda şarkı söylemek için hiç havamda değilim.
Bugün Tom'un havası yerinde.
Gün o kadar yorucu geçmişti ki be sebepten ötürü işten çıktığında olduça kötü bir ruh halindeydi.
Bugün neden böyle kötü bir ruh hali içindesin?
Tom hâlâ kötü bir ruh hali içinde.
Neden böyle iyi bir ruh hali içindesin?
- Bunu yapmak için hiç havamda değildim.
- Bunu yapacak hâlim yoktu.
- Bunu yapma modunda değildim.
- Bunu yapasım yoktu hiç.
Tom'un bu sabah keyfi yerinde değildi.
İyi bir ruh hali içinde olduğunu görebiliyorum.
Tom kötü bir ruh hali içindeydi.
Tom bugün kötü bir ruh hali içinde.
Tom her zaman kötü bir ruh hali içindedir.
Tom bu sabah kötü bir ruh hali içinde.
Tom dün kötü bir ruh hali içindeydi.
Bugün kötü ruh hali içindeyim.