Examples of using "интереса" in a sentence and their turkish translations:
halkın çıkarı uğruna bu tarz adamlara neler verdiği ortada
Bilime hiç ilgi göstermez.
Parti ilgi eksikliği nedeniyle iptal edildi.
Onlar karşılıklı ilgi alanları konusunda sizinle konuşmak istiyorlar.
Tom'un bilime ilgisi yok.
Tom'un golfe ilgisi yoktur.
Onun yazmada hiçbir deneyimi yok ne de beceri onu ilgilendiriyor.
Ben bunu para için yapmadım. Ben bunu eğlenmek için yaptım.
Tom Mary'ye yapacağı herhangi bir şeye yardım etmekle ilgilenmediğini söyledi.
Siyasete ilgim yok.
Bugün öğrencilerin daha fazla boş zamanı olsa, onlar politikaya daha fazla ilgi duyarlar.