Translation of "донести" in Turkish

0.041 sec.

Examples of using "донести" in a sentence and their turkish translations:

- Вы не поможете мне это донести?
- Ты не поможешь мне это донести?

Bunu taşımama yardım edebilir misin?

- Спасибо, что помог мне донести чемоданы.
- Спасибо, что помогли мне донести чемоданы.

Bavullarımı taşımama yardım ettiğin için teşekkür ederim.

Том угрожал донести на меня.

Tom beni ihbar etmekle tehdit etti.

Том помог Мэри донести сумки.

Tom Mary'nin çantalarını taşımasına yardım etti.

Так вот что я хочу донести:

Benim mesajım şu ki:

Что же я пытаюсь вам донести здесь?

Size ne demeye çalışıyorum öyleyse?

Я стараюсь донести до вас правильную информацию

Doğru olan bilgileri size aktarmaya çalışıyorum

Он не смог донести до студентов свои мысли.

O, fikirlerini öğrencilere açıklayamadı.

Боб, помоги мне донести его багаж до гостиной.

Bob, onun bagajını oturma odasına taşımamda yardım et.

Лектор не смог донести свою идею до аудитории.

Konuşmacı mesajını dinleyicilere anlatamadı.

Я не смог донести до класса свою идею.

Fikrimi sınıfa anlatamadım.

Ты должен донести до него важность этого дела.

Meselenin önemini ona iyice anlatmalısın.

- Он помог мне нести сумку.
- Он помог мне донести сумку.

Çantayı taşımam için bana yardımcı oldu.

Что я хотел бы до вас донести и для чего сюда прилетел,

Yani anlatmak istediğim şey, şunu anlatmak için geldim,

- Я помог донести те сумки.
- Я помог отнести те сумки.
- Я помог перенести те сумки.

- Şu çantaları taşımaya yardım ettim.
- O çantaları taşımaya yardım ettim.

Одиночество - это не отсутствие людей вокруг человека, это невозможность донести до других важные для него вещи.

Yalnızlık kişinin çevresinde insan olmaması değil, kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramamasıdır.