Examples of using "Нашему" in a sentence and their turkish translations:
Kötü hava gitmemizi engelledi.
Onlar başarımızı kıskanıyorlar.
Bizim mutluluğumuzu kıskanıyor.
Patronumuzu memnun etmek zordur.
Öğle yemeği için bize katılmak ister misin?
Şu grafiğe yakından bir bakın.
O, bizim tavsiyemizi izleyemedi.
Babam evliliğimize itiraz etti.
Bu, işimize zarar verebilir.
- Dilimizi konuşamıyor.
- O, bizim dilimizi konuşmuyor.
- Devlet bizimle ilgilenmiyor.
- Devlet bizi umursamıyor.
Tom benim dilimi konuşmaz.
Benim dilimi konuşuyor musun?
Hayal kırıklığına uğradık, takımımız maçı kaybetti.
Benim için sürpriz oldu, o, şarkı söylemede iyiydi.
Çocuğumuza kaliteli bir oyuncak alalım.
Bize sürpriz oldu, onun tahmini gerçekleşti.
Bu yol bizim eve gidiyor.
Öğretmenimiz yeni arabasını seviyor.
Bizim için sürpriz oldu, o, maçta yenildi.
bizim doğaya verdiğimiz zararın intikamı da olabilir
Pazarlığımıza göre yarısını ödemek zorundasın.
Kötü hava gemimizin zamanında varmasını engelledi.
Bize göre, güneş panelleri iyi bir yatırımdır.
doğanın zekâmız karşısında çok zayıf olduğu anlayışı...
mecazi kalbe yani.
Tom neden önerimizi ciddiyetle kabul etmedi?
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
- Bizim için sürpriz oldu, Tom Mary ile bizim partiye geldi.
- Sürpriz oldu, Tom partimize Mary ile birlikte geldi.
- Şu işe bak ki Tom bizim partiye Mary'yle geldi.
- Bize sürpriz oldu, Tom Mary ile partimize geldi.
Bizim hastaneye boş yere gitmemiz devletimize çok büyük zarardır
az önceki örneğimize gelelim hani ben parmağımı böyle yapmıştım ya
O benim dilimi konuşmaz.
O, bizim dilimizi konuşmaz.
Sana rastlamak ne güzel. Ben bir karıncayiyenim.
şimdi sen küre müre derken ne demk istiyorsun dünyamıza. Dünyamız topmu?
Tanrı, "İnsanı kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalım" dedi, "Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünün tümüne egemen olsun."
Hepimiz öğretmenimize bir doğum günü hediyesi almak için para verdik.
Bundan sonra gökte büyük bir kalabalığın sesini andıran yüksek bir ses işittim. “Haleluya” diyorlardı. “Kurtarış, yücelik ve güç Tanrımız'a özgüdür.