Examples of using "Европейский" in a sentence and their turkish translations:
Avrupa Birliği ölüm cezasını kaldırdı.
- İngilizcenin egemenliği Avrupa diyaloğunu öldürüyor.
- İngilizcenin hakimiyeti Avrupa diyaloğunu öldürüyor.
Avrupa birliği ölüm cezasını kaldırmıştır.
Litvanya Avrupa Birliği'nin bir üyesidir.
kaybedecek çok fazla şeyi olan başka bir oyuncu var: Avrupa Birliği
üyesi olmak üzereydi
- Size Kaliningrad'ın bir Avrupa şehri olduğunu düşündüren nedir?
- Size Kaliningrad'ın bir Avrupa kenti olduğunu düşündüren ne?
Litvanya Avrupa Birliği'ne katılıyor.
Kaliningrad'ın Avrupa şehri olduğunu nereden çıkardınız?
Yunanlar Avrupai düşünce yapısına sahip olmalarına rağmen eylemsel olarak bariz bir şekilde Ruslar’a benziyorlar.
Mantık ve sağduyu Rusya, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletlerinin birlikte hareket etmesini öneriyor.
Rusya, Avrupa Birliği ve ABD; birbirlerini Ukrayna'nın iç işlerine müdahale etmekle suçluyorlar.