Translation of "Cantou" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Cantou" in a sentence and their turkish translations:

Cantou e cantou.

O sürekli şarkı söyledi.

- Cantou bastante bem.
- Ela cantou muito bem.

- O oldukça güzel söyledi.
- Oldukça güzel şarkı söyledi.

- Tom cantou para Mary.
- Tom cantou para Maria.

Tom Mary'ye şarkı söyledi.

Ele cantou uma canção.

O bir şarkı söyledi.

Uma velhinha me cantou.

Yaşlı bir bayan bana şarkı söyledi.

Que cantou Ella Fitzgerald?

Ella Fitzgerald ne söyledi?

Tom cantou muito bem.

Tom çok iyi şarkı söyledi.

Tom cantou uma música.

Tom bir şarkı söyledi.

O que Tom cantou?

Tom hangi şarkıyı söyledi?

Tom cantou para Maria.

Tom, Mary için şarkı söyledi.

Quem cantou essa música?

Bu şarkıyı kim söyledi?

Tom cantou com Maria.

Tom Mary ile şarkı söyledi.

Tom cantou três músicas.

Tom üç şarkı söyledi.

- Tom cantou algumas canções no piano.
- Tom cantou algumas músicas no piano.

Tom piyanoda birkaç melodi çaldı.

Você já cantou em francês?

Hiç Fransızca şarkı söyledin mi?

Tom cantou melhor que Maria.

Tom, Mary'den daha iyi şarkı söyledi.

Tom cantou muitas músicas antigas.

Tom birçok eski şarkıyı seslendirdi.

Com quem o Tom cantou?

Tom kiminle şarkı söyledi?

Tom cantou e Maria dançou.

Tom şarkı söyledi ve Mary dans etti.

Tom não cantou muito bem.

Tom pek iyi şarkı söylemedi.

Dick tocou piano e Lucy cantou.

- Dick piyano çaldı ve Lucy şarkı söyledi.
- Dick piyano çaldı ve Lucy seslendirdi.

Tom tocou piano e Maria cantou.

Tom piyano çaldı ve Mary şarkı söyledi.

Ela cantou uma canção cujo título desconheço.

O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum.

Tom cantou ao filho para que dormisse.

Tom uyuması için oğluna şarkı söyledi.

O que o John cantou no palco?

John sahnede hangi şarkıyı söyledi?

Ela nunca cantou uma canção com ele.

O, onunla birlikte asla bir şarkı söylemedi.

- Minha irmã cantou uma música inglesa na festa.
- Minha irmã cantou uma música em inglês na festa.

Kız kardeşim partide İngilizce bir şarkı söyledi.

Tom cantou uma música enquanto lavava a louça.

Tom bulaşıkları yıkarken bir şarkı söyledi.

- O que você cantou?
- O que vocês cantaram?

Ne söyledin?

Eu não consigo cantar tão bem quanto Mary cantou.

Mary'nin söylediği kadar iyi şarkı söyleyemem.

Ann cantou uma canção de ninar à sua irmãzinha.

Ann, küçük kız kardeşine bir ninni söyledi.

- Você já cantou em público?
- Vocês já cantaram em público?

Herkesin önünde hiç şarkı söyledin mi?

O Tom cantou uma canção de embalar para a filha adormecer.

Tom kızının uyuması için şarkı söyledi.

Ela contou algumas piadas e cantou algumas canções engraçadas ao paciente ao lado.

O bir hastanın yanında bazı fıkralar anlattı ve bazı komik şarkılar söyledi.