Examples of using "Sił" in a sentence and their turkish translations:
Artık güç dengesizliği kurulmuştu,
Tom elinden geleni yapıyor.
Biz yardım için avazımızın çıktığı kadar bağırdık.
Tom her zaman hava kuvvetlerine katılmak istedi.
Bu yüzden kilo veriyor ve muazzam bir güç kaybına uğruyor.
Bu mezgitleri kuzeye gitmeye ve daha soğuk bölgeleri aramak için
anneleri olmadan hayatta kalacak yetenek veya güce henüz sahip değiller.
Yabancılardan yemek dilenmek nafile. İstediği kadar denesin.
Önemli olan elinden geleni yapıp yapmadığındır.