Examples of using "Próbuje" in a sentence and their turkish translations:
Tom çalışır.
O kişi bir kitap okumaya çalışıyor
Genç yine hamle yapıyor.
Ergen, gittikçe bağımsızlaşıyor.
Karım uyumaya çalışıyor.
Tom sana ulaşmaya çalışıyor.
O ne saklamaya çalışıyor?
Tom sadece yardım etmeye çalışıyor.
Tom ne söylemeye çalışıyor?
Gencimiz dişiye yaklaşmaya çalışıyor.
Şirket imajını geliştirmeye çalışıyor.
O dener.
Tom elinden geleni yapıyor.
Tom bazı yeni arkadaşlar edinmeye çalışıyor.
Köpek balığı onu üstünden atmaya çalışıyordu.
Yazarın ne söylemeye çalıştığını anlamıyorum.
Yavru kedi yağmurdan saklanmaya çalışıyor.
Belki Tom bana bir şey söylemeye çalışıyor.
Şimdi bir sürü insan evlerini satmaya çalışıyorlar.
Ellili yaşlardaki bu baba can havliyle kaçmaya çalışıyor.
Zavallı Tom şu an üç saattir uyumaya çalışıyor.
Tom çok fazla endişelenmemeye çalışıyor.
Tom genellikle yapmaya çalıştığını başarır.
altı aylık bebekler.
Dünya'nın en büyük kara memelisi şehrin tam göbeğinden geçip gidiyor.
Tom bir seçici yiyicidir nadiren yeni bir şey dener.
Belki de dalgayla hareket eden alg ya da yosunları taklit etmeye çalışıyor.
Ölüm herkesin sonuncu bitirmek için çalıştığı bir yarış gibidir.
Tom Mary'nin neden ona kızgın olduğunu anlamaya çalışıyor.
Tom her zaman herkese onun harika olduğunu düşündürmeye çalışıyor.
Beni sinirlendirmeye çalışma.
orangutan da yok edilen doğal ortamında hayatta kalmaya çalıştığı için kendini savunabiliyor.
Birçok mülteci Avrupa'ya ulaşmaya çalışıyor.
Ancak, bir dünya haritasında bir şeyler göstermeye çalışırken kartograflar, Mercator'ı nadiren kullanıyorlar.