Examples of using "Prawa" in a sentence and their turkish translations:
Yasaya uydum.
Haklarım var.
her zaman koruyacağını düşünürsünüz.
Yasalara uymalısın.
Yasaya uymak zorundayız.
Haklarını biliyorsun.
- Yasaya uyacağım.
- Ben hukuku izleyeceğim.
Hakkın yok.
Biz her zaman yasalara itaat etmeliyiz.
çünkü konu tamamen fizik kurallarından ibaret.
Benim sağ elim uyuşmuş.
Böylesine bir yasaya uymak zorunda değilsin.
Bilimci doğa yasalarını bulmaya çalıştı.
O bir haydut.
Bizim onu yapmaya hakkımız yok.
- Tom bir haydut.
- Tom bir kanun kaçağı.
Ceza hukukunda bir otoritedir.
Tom henüz ehliyetini almadı.
Yasalara uymak zorundasın.
- Papanın evlenme hakkı yoktur.
- Papa evlenemez.
Bugün Ohm Kanunu hakkında bir deney yapacağız.
Kimsenin onu yapmaya hakkı yok.
Artık bir gezegen olmanın bütün kurallarını yıkmıştır.
Bilgisizlik cezadan korumaz.
Bir ehliyetin olmadığına dair hiçbir fikrim yoktu.
- Onunla dalga geçmeye hakkın yok.
- Onunla dalga geçme hakkın yok.
Diğer insanların işlerine karışmaya hakkın yoktur.
Tom bana neden bir ehliyet almaya çabalamadığımı sordu.
Bu nedenle kantonlar farklılıklarına özgü yasalar çıkarabiliyorlar.
Jane Goodall tarafından, Jane Goodall ve Phillip Berman'ın hazırladığı Reason for Hope: A Spiritual Journey (Sönmeyen Umut: Spiritüel Bir Yolculuk) adlı kitaptan sesli olarak okunmuştur Telif Hakkı © 1999 Soko Publications Ltd. ve Phillip Berman. Hachette Audio'nun izniyle kullanılmıştır. Tüm hakları dünya çapında saklıdır.