Examples of using "Pomimo" in a sentence and their turkish translations:
Onlar yağmura rağmen geldiler.
Yağmura rağmen zamanında vardı.
Yoğun kar yağışına rağmen geldi.
O çok yaşlı olmasına rağmen etkindir.
Sıkıntıya rağmen, mimar dünya çapında üne ulaştı.
Yağmur yağmasına rağmen futbol oynadık.
Mary hastalığına rağmen çalışmaya devam etti.
Soğuğa rağmen yiyecek stokları donmamış.
Bina yıkılmasına rağmen, onlar hayatta kaldılar.
Genç adamlar tüm zorluklara rağmen bunu yapacaklarını söylediler.
Büyük çabalarına rağmen başarısız oldu.
O bir çocuk olmasına rağmen işi kendisi yapmaya karar verdi.
Utanmam gerektiğini bilmeme rağmen davranışımdan utanmıyorum.
Hitler'e karşı olan oldukça büyük bir kesime sahip olmalarına rağmen
Tom ve ben yıllardır birbirimizi görmesek de birbirlerimizi tanıdık.
Tom istememesine rağmen, Mary'yi partisine davet etmeyecek kadar çok kibardı.
Tom onun ebeveynlerinin istememesine rağmen bir dansçı oldu.