Examples of using "Otrzymał" in a sentence and their turkish translations:
Tom mezun oldu.
Çok alkış aldı.
Film olumlu eleştiriler aldı.
1982'de Utah'da ilk kalıcı yapay kalp transplantını aldığında
Ross Perot yaklaşık sekiz milyon oy aldı.
Jackson mektubuna bir cevap almadı.
Herkese yeterli yiyecek ve giyecek verildi
Allen'e çözülmesi imkânsız bir problem verilmişti.
Tom işi için hiç para almadı.
Bu kafatası ve çizgileri, 17. yüzyılın sonlarında İngiltere'de faaliyet gösteren dünyaca ünlü Kaptan Kidd'e dayanılarak adlandırılmıştır.