Examples of using "Nieważne" in a sentence and their turkish translations:
- Aldırma.
- Takma kafana.
- Salla gitsin.
Neresinde olduğu önemsiz. Sadece içinde bir yerde.
Benim mesajım şu ki:
- Bu önemli değil.
- O önemli değil.
- Bu önemli değildir.
- Bu önemli değil.
- Önemli değil.
- O önemli değil.
- Önemi yok.
Neyse sorun değil. Öğle vakti.
Sanırım artık o önemli değildir.
Onun gelip gelmemesi önemli değil.
- Boş ver!
- Önemli değil!
- Hiç düşünme!
Kim ne derse desin gitmeyi planlıyorum.
Ne söylersen söyle fikrimi değiştirmeyeceğim.
Her neyse, asla bilmeyeceksin.
Yağmur ne kadar şiddetli yağarsa yağsın, yarın başlayacağız.
Kim ne derse desin gitmeyeceğim.
Ne olursa olsun, hiçbir şey söyleme.
Ne olursa olsun asla fikrimi değiştirmeyeceğim.
Ne olursa olsun sadece gülümsemeye devam et.
Bu kitabı kim yazmışsa, o çok zeki.
Mary ne yaparsa yapsın, Tom her zaman Mary'yi affeder.
Tom ne kadar yerse yesin, daha fazla yemek istiyor.
Tom ne olursa olsun, her zaman Mary'yi seveceğini söyledi.
İnsanları çikolatanın vanilya olduğuna ne kadar ikna etmeye çalışırsan çalış, o hala çikolata, kendini ve başka birilerini vanilya olduğuna ikna etmeyi becerebilsen de.