Examples of using "Dogadać" in a sentence and their turkish translations:
Ben onunla geçinemiyorum.
İki kardeş birbirleri ile geçinemedi.
Tom sana ayak uyduramayacak.
Ben sadece Tom'la anlaşamıyorum.
- Tom sadece Mary ile geçinemiyor.
- Tom, Mary ile geçinemez.
Baba, asi oğlu ile iletişim kurmakta sorun yaşamıştı.