Examples of using "Serca" in a sentence and their turkish translations:
kalp şekli, İsa'nın Kutsal Kalbi olarak anılmaya başladı.
kalp akut şekilde zayıflıyor
Kalplerimizi açarsak bu,
Ben bir kalp krizi geçirdim.
Benim bir kalp pilim var.
Sen kalpsizsin.
Ben kalpten konuştum.
ya da ilk kalp pili tasarlanırken.
kalp yetmezliğinin tüm işaretleri.
Onun kalp hastalığı var.
O bir kalp krizinden öldü.
Tom bir kalp krizi geçirdi.
Duygusal kalbin sembolizmi bugün hâlâ yerini koruyor.
İngilizce, kalbimde yaşayan dildir.
Gözler kalbin aynasıdır.
Tom bir kalp krizinden öldü.
onlar kalbin mecazi anlamlarıyla ilgileniyorlar
kalp hastalığı için düzeltilebilir, önemli bir risk faktörü olarak listelemiyor,
Sınırlarını öğrenin, kalbinizin güncesine bir göz atın.
- Sadece kalbini izle.
- Sadece yüreğinin sesini dinle.
- Yalnızca yüreğinin sesine kulak ver.
- Sadece kalbinin sesini dinle.
Onu ciddiye alma.
O, genç kızların kalplerini çarptırıyor.
Kalp ve aşk arasındaki bu bağ modern zamanda da ayakta kaldı.
kalp ve duygular arasındaki bu bağlantı oldukça derin.
Kalp atışı gibi bilinçaltı süreçleri kontrol eden sinirler
Kırık kalpler mecazi olarak da kelimenin tam anlamıyla da ölümcül.
Ya da belki Wall Street'teki kalpsiz tipler?
Onun öyle söylemesi onun kalpsizliği.
adı ''takotsubo kardiyomiyopati'' veya ''kırık kalp sendromu,''
Haftada bir ya da iki porsiyon balık yemenin kalp hastalığına yakalanma olasılığınızı azaltacağını duydum.
Her gün sebze ve meyve yiyen insanların kalp krizi geçirme olasılıklarının daha düşük olduğunu duydum.
Asya orman kırkayağı zararlı olabilir, ama hepten kötü değildir. Zehri, Çin tıbbında nöbetleri ve cilt yaralarını iyileştirmek için kullanılır.