Translation of "있다면" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "있다면" in a sentence and their turkish translations:

시간이 있다면

Bu sırada, yükselen Asyalı orta sınıfı

내면의 괴물이 있다면

bir iç canavara sahipseniz

스펠링을 알고 있다면 말이죠.

Tabii heceleyebilirseniz.

여러분이 좋아하는 게 있다면

Eğer yapmaktan çok hoşlandığınız bir aktivite varsa,

뭔가를 만드는 부분이 있다면

bunu tüm yönleriyle düşünmenizi istiyorum.

벽으로 스며들고 있다면 어떨까요.

duvarın nemlendiğini görseniz

반대편 장소로 걷고 있다면

Sizler karşı tarafa geçerken

구금, 격리, 죽음을 가져오고 있다면

neden olan ülkelerin vatandaşları olan bizler

마음에 상처를 받은 적이 있다면,

daha önce kalbiniz kırıldıysa,

불륜의 희생자가 된 적이 있다면,

veya sadakatsizlik kurbanı olduysanız

그러니 선택권이 있다면 알은 피하세요!

Bir seçeneğiniz varsa, yumurtadan uzak durun!

숲속에 늑대가 있다면... 무기를 갖추세요!

Ormanda kurtlar varsa silahlanın!

커다란 집게발이 있다면 그게 무기겠죠

Büyük pençeleri varsa, silahları odur.

거대한 돌아가는 골든 글로브가 있다면

veya dönen devasa bir altın küre varsa

정치적 의지를 더할 수 있다면

ve iyi bir siyasi azimle

당신이 그렇게 쫓겨난 경험이 있다면,

Eğer daha önce yerinizden edilmişseniz

그리고, 그걸 경험했던 적이 있다면,

Ve eğer böyle bir şeyi tecrübe etmediyseniz

‎이제는 체온이 있다면 ‎누구든 환영입니다

Artık ekstra her vücudun sıcaklığı hoş karşılanıyor.

그들이 과소 평가받고 방해받고 있다면

ve eğer o kişi küçük görülüyorsa, sözü kesiliyorsa

직장에서 3명의 친한 친구가 있다면,

Çünkü iş yerinde üç yakın arkadaşı olanların

험악한 이혼 과정을 거친 적이 있다면,

zorlu bir boşanma süreciyle mücadele ettiyseniz

만약 여러분이 그렇게 할 수 있다면,

Eğer bunu yapabiliyorsanız,

나넷의 경험이 제게 가르쳐준 게 있다면

"Nanette" bana herhangi bir şey öğrettiyse

하지만 과학자로서 일을 제대로 하고 있다면

Fakat bir bilim insanı işini gerektiği gibi yapıyorsa

전신 마비를 잊을 수 만 있다면

eğer felçli günleri saymazsak

만약 은하계에 엄청나게 많은 행성이 있다면

Eğer bir galaksi bir trilyon gezegen barındırıyorsa

만약 비영리 단체가 운영하는 학교가 있다면

kâr amacı gütmeyen okullar olabiliyorsa

투명한 물통이 있다면 여기에 담는 것도

Suyu doldurabileceğiniz temiz ve saydam bir şişenizin olması

또 모든 여성들이 이런 비밀스러운 월경독이 있다면

Eğer hepimiz bu gizli menotoksine sahip olsaydık

만약 진정으로 사랑하는 사람을 잃은 적이 있다면,

Gerçekten sevdiğiniz birini kaybettiyseniz,

부근에 곰이 있다면 두 배로 주의해야 합니다

Bölgede ayılar varsa iki kat dikkatli olmanız gerekir!

도로까지 갈 수 있다면 우리 임무는 성공입니다

Ona ulaşabilirsek görevimiz başarıya ulaşmış olur.

이 동굴에 늑대가 있다면 머무를 수 없죠

Burada bir kurt varsa bu mağarada kalamayız

이를 바탕으로 반대론자들과 실제로 논쟁할 수 있다면

anlaşmazlıkları hoş görmeyi mümkün kılıyorsa

비디오 게임을 하는거에 대해 좋은 점이 있다면?

video oyunlarının kendilerine kattıklarına ve bir topluluk olmaya dair

우리가 모기의 짝짓기 행위를 이해할 수 있다면

Sivrisineğin eşleşme davranışını anlayabilirsek

그런데 하나만 가지고 있다면 매일 밤마다 세탁하세요."

Fakat sadece bir tane varsa, o zaman sadece akşamdan yıkayın."

체력을 잃어선 안 되는 환경이 있다면 바로 정글입니다

Doğada gücünüze ihtiyaç duyduğunuz bir yer varsa orası kesinlikle ormandır.

야생에서 식량을 구할 수 있다면 기회를 잡아야 합니다!

Vahşi yaşam size bir besin fırsatı sunarsa onu değerlendirirsiniz!

이 녀석처럼 집게발이 작고 꼬리에 큰 독주머니가 있다면

Bunun gibi küçük pençeleri ve kuyruğunda büyük bir zehir kesesi varsa

우리의 여정은... 끝이네요 아나필락시스 쇼크에 빠질 위험이 있다면

Bu durumda bu yolculuk... Sona erdi. Anaflaktik şoka girme ihtimaliniz varsa

뉴욕 북부 작은 마을이나 아이다호에서 일어날 수 있다면,

veya Idaho’da bunlar yapılabiliyorsa

이런 극 소수의 사람들만이 기회를 가질 수 있다면

Bu olanağa sahip insan sayısı çok ama çok az.

하지만 기초 지식이 있다면 작은 디테일까지 감상할지도 모릅니다.

Ama bilginiz varsa en küçük ayrıntıyı bile görürsünüz,

만약 있다면, 잉크 몇 줄만 더 추가하면 됩니다.

Yakalarsam, sadece birkaç damla mürekkep kullanmam yeterli,

왜냐하면 그들이 증오감에서 해방될 수 있다면 우리도 분명히

çünkü onlar nefretten arınmayı başarabilmişlerse geri kalanımız da

만약 그들이 증오감을 멈추는 법을 배울 수 있다면

bir terörist, çocuğu öldürüldüğünde bile

만약 당신이 싱가포르나 한국에서 온 여권을 가지고 있다면,

Singapur veya Güney Kore'den bir pasaportunuz varsa,

그리고 이 정글에 고양잇과 동물이 있다면 아마도 재규어일 겁니다

Ve burada eğer bir kedi tüyü varsa bu muhtemelen jaguar demektir.

아직 이 광산을 통과할 수 있다면 '다시 시도'를 선택하세요

Hâlâ bu madenden geçebileceğinize inanıyorsanız "Tekrar Dene"yi seçin.

만약 그 사이에 벽이 있다면 도달 거리가 더 짧아지겠죠.

arada duvar varsa daha az bir mesafeye.

만약 병원에서처럼 집에서 검사 및 치료를 받을 수 있다면

Testlerini ve tedavisini de evde yaptırabilse,

여러분이 그렇게 하실 수 있다면 아마도 요구할 준비가 되신 겁니다.

Eğer bunu yapabilirseniz, soru almaya hazırsınız.

만약 연결된 기기를 통해 집 안에 아무나 들어올 수 있다면

çünkü herhangi biri bağlı bir cihaz üzerinden giriş yapabiliyorsa

우리 마을과 이곳의 문제, 우리의 노력을 사람들에게 알릴 수 있다면

İnsanlar, yaşadığımız yer, sorunlarımız ve çabalarımız hakkında daha fazla bilgi edindikçe...

우리가 이걸 해낼 수 있다면 더 나은 리더를 가질 수 있습니다.

Bunu yapabildiğimiz ölçüde, daha iyi liderlere sahip olacağız

야생에서 식량을 구할 수 있다면 기회를 잡아야 합니다! 자, 무엇을 먹을까요?

Vahşi yaşam size bir yiyecek fırsatı sunarsa, onu değerlendirirsiniz! Ne yemeliyiz?

하지만 그만큼의 독성이 있다면 반대로 해독제 역할도 할 수 있을 것입니다.

Ama bu zehirse aynı zamanda panzehir.

더 심한 건, 만약 보석을 받은 상태로 감옥에 계속 남아 있다면

Dahası, eğer kefaletle hapiste tutuluyorsanız

만약 터번을 쓰는 사람 한 명이 아니라 백명을 만나본 경험이 있다면

çok kısıtlı deneyimlerimiz oluyor genelde.