Translation of "어떨까요" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "어떨까요" in a sentence and their turkish translations:

이쪽은 어떨까요?

Burada ne var bakalım?

실제로는 어떨까요?

Peki ya uygulamada?

시스템에서 없애버리면 어떨까요?

sistemden çıkarılırsa nasıl olur?

그런데 기업은 어떨까요?

Ya işletmeler?

전제를 문제 삼는다면 어떨까요?

Bu önermenin kendisini sorgularsak,

하지만 정신적인 단련은 어떨까요?

Peki, zihinleri üzerine?

그것을 말하지 않는다면 어떨까요?

ama söylemiyorsanız?

벽으로 스며들고 있다면 어떨까요.

duvarın nemlendiğini görseniz

수도꼭지를 잠그는 건 어떨까요?

O musluğu neden kapatmıyorsunuz?

아예 그 단어를 없애는건 어떨까요?

Ya bu kelimeyi kullanımdan kaldırırsak? İngilizce'de "hafifletmek"ten

달리는 여성들에 대해 말하면 어떨까요?

bir grup kadının koştuğunu söylüyorum.

미래 도시의 하수 시설은 어떨까요?

geleceğin şehirlerinde kanalizasyon sistemi nasıl?

우리 내면의 게으름을 받아들이면 어떨까요?

İçimizdeki tembel hayvanı kucaklayalım mı,

제가 사실 비열한 사람이면 어떨까요?

Ya gerçekten de çok kötülük yapmışsam?

자 그럼 실제 상황에서는 어떨까요?

Uygulamada bu nasıl oluyor peki?

하지만 이렇게 이야기를 해보면 어떨까요.

Ancak biraz daha tartışmalı bir konu var:

그런데 여러분은 이런 이점이 없다면 어떨까요?

Peki ya siz benim avantajlarıma sahip değilseniz?

계절독감은 어떨까요? 1을 조금 넘은 수치입니다.

Ama mevsimsel grip? 1'den sadece biraz fazla.

하지만 깜짝 공격의 고수인 적갈색 닌자는 어떨까요?

Peki ya sürpriz saldırıların ustası, kızıl bir ninja ne yapacak?

중고등학교를 다니는 일부 운 좋은 아이들은 어떨까요?

Peki ya ortaokula gidebilen çok az şanslı genç?

그리고 코로나바이러스에 의한 질병 Covid-19은 어떨까요?

Peki, Covid-19, koronavirüsün neden olduğu hastalık?

만일 우리와 다르게 생긴 사람들과 일을 한다면 어떨까요?

niye görünüş olarak bize benzemeyen insanlarla çalışmayalım?

하지만 만약 지구의 하루 길이를 다른 무언가가 결정했다면 어떨까요?

Peki Dünya'nın gün uzunluğunu başka bir şey belirleseydi ne olurdu?

만약 미리 병원비의 어떤 항목이 얼마일지 알게 되면 어떨까요?

Sağlık harcamalarında neyin ne kadar olduğunu baştan bilsek ne olurdu?

반면에 그 콘서트장에서 세 블록 떨어진 곳에 사는 사람은 어떨까요?

Tersini, konser salonunun üç blok ötesinde yaşayan bir insanı düşünün.