Examples of using "죽음을" in a sentence and their turkish translations:
neden olan ülkelerin vatandaşları olan bizler
kırmak yerine, ölmeyi seçeceğini biliyorum.
Hayatı öldürmeden ölümü nasıl yeniyorsunuz?
Ama gerçek şu ki bunu yapmanızın sebebi, ölü bir adam olmaktan kaçınmak.
Kendi ölümünü ve savunmasızlığını düşünmeye başlıyorsun.
ve ölüm anını tam yumurtaların çatlayacağı zamana göre ayarlıyordu.
Ama kaderinde huzurlu bir son da yok. Buralarda bir gece suikastçısı dolanıyor.