Translation of "일하는" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "일하는" in a sentence and their turkish translations:

일하는 사람들이 55명이 있었어요.

Toplam 55 kişiydiler.

함께 일하는 것에 즐거움을 느꼈습니다.

Eğleniyorlardı.

열심히 일하는 것, 제 성격

Sıkı çalışmam, kişiliğim,

저는 주중에 5시넘어서까지 일하는 경우가 드뭅니다.

hafta içi akşam 5'ten sonra nadiren çalışırım.

로봇이라도 북극해에서 일하는 것은 몹시 어렵습니다.

Kuzey Kutbu'nda görev yapmak çok zor, bir robot için bile.

제재가 해제되면 다시 일하는 것이 안전합니다.

Kısıtlamalar kaldırılır kaldırılmaz ve tekrar çalışmak güvenli olduğunda,

일하는 사람들 중 하나가 되었다는 사실이 좋았는데,

olmayı çok isterken, kar amacı gütmediğim

그런데 전 오히려 일하는 사람들의 반응이 충격적이었어요.

Beni en çok etkileyen ise insanların davranışlarını görmek oldu.

평균 주당 일하는 시간을 40시간이라 할 때,

Haftada ortalama 40 saat çalışırsanız,

사랑하는 이들과 보내는 시간보다 일하는 데 더 많은 시간을 보내죠.

Sevdiğimiz şeyleri yapmaktan çok çalışmaya zaman harcarız.

이런 식으로, 그들은 그들의 장점과 기술을 이용했고 게다가 이 새로운 기술로 일하는 방법도 배웠지.

olanı kullanmış oldular ve daha da önemlisi yeni bir teknolojiyi nasıl kullanacaklarını öğrendiler.