Translation of "열심히" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "열심히" in a sentence and their turkish translations:

하지만 그들은 열심히 노력했습니다

Ama, onlar da olanca gayretleriyle azmetmişlerdi.

하지만 아주 열심히 일했습니다.

Ama çok çalıştı.

저한테 얘기하곤 해요. 열심히 연습하면

sıkı çalışırsam büyük nesneler,

열심히 일하는 것, 제 성격

Sıkı çalışmam, kişiliğim,

보세요. 아주 열심히 일하고 있잖아요.

Nasıl da sıkı çalışıyor bu tembel hayvan, nasıl sıkı.

어머니는 열심히 일하시며 부모의 역할을 다했습니다.

Bir ebeveyn olarak annem çiftçiliği, ucuz mal ticaretini

열심히 일하며 실패도 겪었지만, 다시 시도했어요.

Sıkı çalıştılar, başarısız oldular, tekrar denediler.

부자들이 어느때보다 더 열심히 일 하기 때문일까요?

Şimdi eskiye göre daha mı sıkı çalışıyoruz?

‎열심히 개골개골하는 건 ‎여전히 안 통하는 것 같군요

Coşkun ötüşler pek etkili olmamış gibi.

‎낯선 이에게 졸라 봤자겠지만 ‎새끼는 열심히 해 봅니다

Yabancılardan yemek dilenmek nafile. İstediği kadar denesin.

열심히 연습하면 첼로를 연주할 거라고 말하는 것과 같게 들려요.

sıkı çalışırsa bir gün çello çalabileceğini söylemek gibi.

지금 열심히 해야, 커서 성공한다는 식의 조언은 도움이 되지 않습니다.

para ödenmesi için çok çalışmasını söylemek epey zor.

만약 그들이 열심히 일을 한다면, 그들은 언젠가 운영자가 될 것이고

birinde emekli olmaktır. Eğer sıkı çalışırsalar, yönetici bile olabilirler ve dünydaki

전 열심히 공부해서, 전과목 A를 받아 옥스포드 대학교를 갈 수 있었어요.

Çok sıkı çalıştım, tüm notlarım A idi ve Oxford'a gittim.