Examples of using "열심히" in a sentence and their turkish translations:
Ama, onlar da olanca gayretleriyle azmetmişlerdi.
Ama çok çalıştı.
sıkı çalışırsam büyük nesneler,
Sıkı çalışmam, kişiliğim,
Nasıl da sıkı çalışıyor bu tembel hayvan, nasıl sıkı.
Bir ebeveyn olarak annem çiftçiliği, ucuz mal ticaretini
Sıkı çalıştılar, başarısız oldular, tekrar denediler.
Şimdi eskiye göre daha mı sıkı çalışıyoruz?
Coşkun ötüşler pek etkili olmamış gibi.
Yabancılardan yemek dilenmek nafile. İstediği kadar denesin.
sıkı çalışırsa bir gün çello çalabileceğini söylemek gibi.
para ödenmesi için çok çalışmasını söylemek epey zor.
birinde emekli olmaktır. Eğer sıkı çalışırsalar, yönetici bile olabilirler ve dünydaki
Çok sıkı çalıştım, tüm notlarım A idi ve Oxford'a gittim.