Examples of using "알아볼" in a sentence and their turkish translations:
ne olduğuna bakacağız.
açık belleğe bir şey yapıp yapmadığını test edebiliriz.
Bunu idrak etmek için önümüzde 70 yıl ve fazlası yok.
yola çıktık.
kandaki renk değişikliği,
Bu hayvan, bulunması imkânsız olmayı öğrenmek için milyonlarca yılını harcadı. Ahtapot izlerinin görünüşünü öğrenmem gerekiyordu.