Examples of using "때도" in a sentence and their turkish translations:
bazense mutsuz bir şekilde
Bazı kısımlarda kadınlar daha üstündü.
hatta bazen açıkça yapıyorum.
1953 yılındaki Everest tırmanışına beni de yanında götüreceğini söyledi.
Bazen bir adamım, bu konuda bir şey yapamam.
bazen ihtiyaç duydukları sağlık ürünlerini bulamazlar.
Bunun ameliyatlar için ciddi sonuçları olabilirdi.
erkeklerin beni takip etmesi çok iyi.
Bu soru işe yaramadığında bile işe yarıyor.
sonra umarım kasıtlı bir paylaşımda da bulunabiliriz.
Bazen rahatlamak ve "Nailed It" gibi bir program izlemek istersin.
Newark Belediye Mahkemesi kürsüsüne de yanımda taşıdığım bır ders.
ve normal madde ile çarpıştığında fazla bir şey olmadığını gösteriyor.
Göklere sihir hâkimdir. Güneş'in saçtığı elektronlar Dünya'yı bombardımana tutar.
Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...