Examples of using "바다는" in a sentence and their turkish translations:
Geceleri deniz...
Okyanuslar affetmeyen yerler
okyanusun büyük bölümü buna hiç benzemiyor.
Ay'ın en karanlık evresine denk gelir.
Gece ne kadar karanlık olursa... ...bu sular insanı o kadar hayrete düşürüyor.
Okyanuslarımız oldukça keşfedilmemiş ve az örneklem alınmış durumda,