Translation of "‎넓은" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "‎넓은" in a sentence and their turkish translations:

보세요, 정글을 나왔더니 넓은 빈터가 나오네요

Bakın, orman bizi bu büyük açıklığa getirdi.

보세요, 저 앞에 넓은 빈터가 있습니다

Bakın, ileride büyük bir açıklık var.

저는 증오감을 넓은 방식으로 정의하고 있습니다.

Nefreti çok geniş bir çapta tanımlıyorum

‎넓은 바다에서 ‎알들은 수많은 생명체를 만납니다

Açık okyanustaki yaşam fırtınasına katılıyorlar.

정치적 갈등을 뛰어넘어 가능한 한 넓은 범위의 사람들에게

mümkün olan en geniş çapta insanın hoşuna gidebilmeli,

자, 이 넓은 곳에 발로 밟아서 그릴 겁니다 SOS!

Burada büyük bir bölgeye SOS yazacağız!

하지만 전갈 한 마리 찾자고 이 넓은 사막을 수색하기엔 시간이 오래 걸리겠죠

Ama devasa çöl arazisinde bir akrep aramak çok uzun sürebilir.