Translation of "'이유'" in Turkish

제한하는 것도 이러한 이유 때문입니다.

...N95 ve düzenli cerrahi maskeleri kullanmamanızı" söylüyor.

주된 이유 중 한 가지일지도 모릅니다.

yayılmaya zorlayan nedenlerden biri olabilir.

음식을 먹는 덴 두 가지 이유 있는데

Yemek yememizin iki sebebi vardır:

서로에 대한 이유 없는 보살핌에 대해 이야기하죠.

birbirimize duyduğumuz tanımlanamayan ilgi ile açıklanabilir.

제게 있어 그 '이유' 는 다시 경쟁하는 걸 의미했습니다.

Benim için hayatın anlamı devamlı mücadele etmekti,

신장 자치구가 중국에 중요한 이유 중 하나는 에너지 자원이 풍부하기 때문입니다

Sincan bölgesinin Çin için bu kadar önemli olmasının bir nedeni de, enerji kaynakları bakımından zengin olması.

하지만 지도 제작가들은 세계지도에 뭔가를 표시를 이유 때문에 메르카르도를 쓰는 경우가 거의 없습니다.

Ancak, bir dünya haritasında bir şeyler göstermeye çalışırken kartograflar, Mercator'ı nadiren kullanıyorlar.

음성 낭독: Jane Goodall, 희망의 이유: 영적인 여행(Jane Goodall & Phillip Berman 공저)에서 발췌 Copyright © 1999 Soko 출판사 및 Phillip Berman. Hachette Audio 허가. 전 세계 판권 소유.

Jane Goodall tarafından, Jane Goodall ve Phillip Berman'ın hazırladığı Reason for Hope: A Spiritual Journey (Sönmeyen Umut: Spiritüel Bir Yolculuk) adlı kitaptan sesli olarak okunmuştur Telif Hakkı © 1999 Soko Publications Ltd. ve Phillip Berman. Hachette Audio'nun izniyle kullanılmıştır. Tüm hakları dünya çapında saklıdır.