Examples of using "Vede" in a sentence and their turkish translations:
O ne görüyor?
O, senin atını görüyor.
O bu şekilde görmüyor.
Parayı kim görüyor?
Tanık vatandaşı anlar.
Leyla sadece tek çözüm görüyor.
Şair güneşin görmediğini görür.
Tom, Mary'de ne görüyor?
Bir ay içinde hiç kimse sizi görmedi.
Görüşürüz.
Beni görüyor musun?
Fark gören var mı?
Tom şeyler görüyor.
Pazartesi görüşürüz.
Onu çok görmem.
Onları görüyor musun?
Tom bunu farklı bir şekilde görür.
Otuz dakika içinde görüşürüz.
Üç ay içinde görüşürüz.
Birkaç dakika içinde görüşürüz.
Bir süredir hiç kimse onları görmedi.
Tom şeyleri farklı biçimde görüyor.
Çocuğunu görmezse, kendini öldürür.
O her şeyi para açısından görüyor.
O her şeyi güç açısından görür.
Kendini evrenin merkezi olarak görür.
O onunla ilgili yanlış bir şey görmüyor.
Bunda hiçbir yanlışlık görmüyor.
Okulda görüşürüz.
Sen güneşi çok az görüyorsun.
Kız erkeği görüyor.
Kim kitabımı görüyor?
Evde görüşürüz.
Yıllardır hiç kimse Tom'u görmedi.
Bir göz uyur, diğeri görür.
Ama bir şey göremiyorsun hiç!
Sonra görüşürüz, tamam mı?
Trende görüşürüz.
Hiç kimse yıllardır onu görmedi.
Hiç kimse yıllardır onu görmedi.
Tom Mary'yi ne kadar sıklıkla görmektedir?
Bu gece görüşürüz.
Bir şey görüyor musun?
Ne görüyorsun?
O, patronunu bir baba olarak görür.
Bunu görüyor musun?
Kötümser her fırsatta zorluğu görür; bir iyimser her zorlukta fırsatı görür.
Pencereden dışarı bakınca ne görüyorsunuz?
...kurt fırsatı değerlendiriyor.
Ormandaki bu parlak yeni şeyi fark etti.
Restorandan bütün parkı görebilirsin.
Uzun zaman oldu!
Tom evlenmek için sabırsızlanıyor.
- Görüşürüz.
- Bay bay.
Beni görüyor musun?
Bir ay içinde kimse Tom'u görmedi.
İki hafta içinde görüşürüz.
Bir süredir onları hiç kimse görmedi.
Bir süredir onu hiç kimse görmedi.
Görür. Bu su. Güler. Dalıyor.
Sabahleyin görüşürüz, Tom.
Bir ay içinde hiç kimse onu görmedi.
Bir ay içinde hiç kimse onu görmedi.
Sudan başka hiçbir şey görünmüyor?
Tom o zamandan beri Mary'yi görmedi.
Tom yıllarca Mary'yi görmedi.
Tom 2013'ten beri Mary'yi görmedi.
Tom'un sana göstermek için bekleyemediği bir şeyi var.
Tom bir süre Mary'yi görmedi.
Bir kedi gece çok daha iyi görebilir.
Tom üç yıldır Mary'yi görmedi.
Tom öfkelenir.
Yarın buluşuyor muyuz?
Tom sadece tek gözü ile görebiliyor.
Tom hiçbir yerde görülmedi.
Tom Noeli sabırsızlıkla bekliyor.
Tom uzun süre Mary'yi görmedi.
- Hangi kalemi görüyorsun?
- Hangi kalemi görüyorsunuz?
Onları görmüyor musun?
ama hemen ardından yaralanmış çocuğunu görüyor.
Henüz Bear'dan iz yok! Anlaşıldı! Aramaya devam edelim.
Köşeden dönüp bir yengeç gördü.
Bugün Fuji Dağı'nı net olarak görebiliriz.
Tom beni burada görürse mutlu olmaz.
Her dil dünyayı farklı şekilde görür.
Tom gördüğünden hoşlanmayabilir.
Tom boşandıklarından beri Mary'yi görmedi.
Tom emeklilik için sabırsızlıkla bekliyor.
Farkı görüyor musun?
Onu sık sık görüyor musun?
Burada ne görüyorsun?
- Bir tilki görüyor musun?
- Bir tilki görüyor musunuz?
Kraliçeyi görüyor musun?
Onu sık sık görüyor musun?