Translation of "Pregiudizio" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Pregiudizio" in a sentence and their turkish translations:

Le ragazze affrontano discriminazione e pregiudizio.

Kızlar ön yargı ve ayrımcılıkla karşılaşıyorlar.

Sviluppò la cosiddetta "scala del pregiudizio".

bir ''önyargı ölçeği'' geliştirdi.

Per trovare risposte concrete al pregiudizio razziale.

bütün Amerika genelinde polis teşkilatı ile çalışıyorlar.

Una vittima che non cede al pregiudizio del leopardo cattivo è Sanjay Gubbi.

Büyük kötü kedi etiketine rağbet etmeyen kurbanlardan biri Sanjay Gubbi.

Come mi ha detto Tom, l'esperanto ha due nemici, l'ignoranza e il pregiudizio.

Tom'un bana dediği gibi Esperanto'nun iki düşmanı var, bilgisizlik ve ön yargı.