Examples of using "Cartone" in a sentence and their turkish translations:
O bir çizgi film izledi.
Tadı biraz şey... ...karton çiğnemek gibi.
Tom bir çizgi film izledi.
Az önce biraz karton aldım.
Bu kutu kartondan yapılır.
Bu karton kutular narindir.
O animasyonlu karikatürden ilham almış olacak.
- Mukavva, kağıttan daha mukavemetlidir.
- Karton, kağıttan daha sağlamdır.
Tom boş pizza kutusunu Mary'ye uzattı.
Dostum, bu resmen bir okul kitabını yemek gibi.
Dostum, bu resmen bir okul kitabını yemek gibi.
Bir karton kutu gördüm, ıslanmıştı, içini açtım
Başkalarının hayatının arka planında duran kartonumsu figürleri değil.
O, okul dışında, evi olmayan, karton kutularda yaşayan insanları gördü.