Examples of using "Capace" in a sentence and their turkish translations:
O bunu yapabilir.
O çalma yeteneğine sahiptir.
Yüzemezdin.
İngilizce öğretebilir.
Tom çok yetenekli.
Tom bir araba kullanabilir.
Onu yapabilir misin?
Sanırım o yetenekli bir insan.
O çok yetenekli bir iş adamı.
- İngilizce okuyabilirim.
- İngilizce okuyabiliyorum.
- Ben İngilizce okuyabiliyorum.
Tom'un neler yapabileceğini biliyorum.
Ben yalan söyleyemem.
Tom yetenekli bir avukat.
Tom onu yapabilir.
- Bunu yapamam.
- Onu yapamazdım.
Yüzme bilmiyorum.
- Yenilgiyi hazmedemiyorsun.
- Kaybetmeyi içine sindiremiyorsun.
O paten yapabiliyor.
Erkek kardeşi çok yetenekli bir doktor.
Bu cümleyi çeviremem.
O yüzemiyor gibi görünüyor.
ama yapabileceğime inanmıyorum" oluyor.
Eğer bunu yapabiliyorsanız,
İspanyolca öğretebilir.
Bir hikaye nasıl anlatılır bilmiyor musun?
Tom çok yetenekli bir kişi.
Tom çok yetenekli bir öğretmendir.
Gerçekten nasıl dans edeceğimi bilmiyorum.
Tom'un yapabileceği tek şey bu.
Tom'un bunu yapabileceğini sanmıyorum.
Bana baktıklarında neler yapabileceğimi göreceklerdi.
Biz onun yetenekli bir adam olduğunu kabul ediyoruz.
Ayrıca dans etmeyi beceremiyorum.
Tom çok yetenekli bir iş adamı.
Yazabiliyor musunuz?
Şu kız bisiklet süremiyor.
Neler yapacağını göster bana.
Nasıl araba sürüleceğini bilmiyorum.
Tüm soruları cevaplayabildim.
Araba sürebilirim.
Ben yüzebilirim.
Tom yetkili.
Ben ona yüzüne karşı tekrar bakamayacağım.
O tekneyle Pasifik Okyanusu'nu geçmeyi başardı.
Araba sürebilirim.
Hata yapmadan İngilizce yazamıyor.
Burada yüzebilirim.
Yani uzak-UVC, bakterileri
Onun yerini alabilecek birini bulmak kolay olmayacak.
Madonna şarkı söyleyebilir.
Koroya katılmak için müzik okuyabilmelisin.
O Japonca konuşabilir.
ve o insanın kalbini açan duyguyu hissettiğini tahmin ediyorum.
Böylece çok yetenekli bir kadın liderliğe adım atabilecekti.
Virüs hala ellerinizde. Sizi ve diğerlerini hala hasta edebilir.
O, on dil konuşabilir.
Tom yüzemez.
Tom yüzemiyordu.
Çince karakterleri zaten yazabiliyorum.
Tom yetenekli bir kriket oyuncusudur.
- Nasıl araba süreceğini biliyor musun?
- Araba sürebilir misin?
Şişeyi açamadı.
Japonca okuyabilmeyi istiyorum.
Tom futbol oynayabilir.
Sanırım Tom'un aklı başında.
Sert, yetenekli bir çavuş oldu ve Devrim Savaşları'nın oluşumunda yeni bir
Tom iyi yüzebilir.
Ben becerikliyim.
Bu cümleyi çeviremem.
Tom tüm sorulara cevap verebildi.
Problemi çözebildim.
Tom'un pratik biri olduğunu biliyorum.
Fransızca hiç iyi olmadığım tek dil.
- Nasıl yüzeceğimi biliyorum ama nehirde yüzmeyi sevmiyorum.
- Ben nasıl yüzüleceğini biliyorum ama nehirde yüzmekten hoşlanmıyorum.