Examples of using "Alza" in a sentence and their turkish translations:
O erken kalkar.
O erken kalkar.
O, saat yedide kalkar.
O, saat yedide kalkar.
Sesi açın.
Kural olarak o erken kalkar.
Tom genellikle ne zaman kalkar?
O her zaman altıda kalkar.
O hep erken kalkar.
O, erken kalkmaz.
Tom sabah erken kalkar.
Pazar sabahları geç kalkar.
Annem erken kalkar.
Ellerinizi havaya kaldırın.
Dedem erken kalkar.
Babam erken kalkar.
Tom altıda kalkar.
Tom erken kalkmaz.
Tom genellikle altıdan önce kalkar.
Şafağın sökmesiyle... ...sıcaklık tepeye fırlıyor.
Elini kaldır.
Carol, her sabah erken kalkar.
O genellikle erken kalkar.
Tom her sabah 5.30'da kalkar.
Annem asla erken kalkmaz.
O her gün saat altıda kalktığını söyledi.
Sağ elinizi kaldırın.
Tom her sabah saat altıda kalkar.
Kız kardeşim Susan her sabah erkenden kalkar.
- Eşim benden önce kalkmaz.
- Karım benden önce kalkmaz.
Annem her zaman sabah erken kalkar.
Tom sabahleyin asla erken kalkmaz.
Tom her sabah aynı vakitte kalkar.
Tom her zaman saat 6.30'da kalkar.
Kadehini kaldır.
- Babam evde hiçbir iş yapmaz.
- Babam evde parmağını bile oynatmaz.
Sesinizi yükseltin.
Annem her sabah altıda kalkar.
Ellerini havaya kaldır.
Isıyı aç.
Sağ kolunuzu kaldırın.
Sol elinizi kaldırın.
Cevabı biliyorsan, elini kaldır.
Bir sandviç istiyorsan, elini kaldır.
- Saat kaçta kalkarsın?
- Kaçta kalkarsın?
- Kaçta kalkarsınız?
Sol kolunu kaldır.
Adınızı söylediğimde elinizi kaldırın.
Bu mağaza yıllardır fiyatlarını yükseltmedi.
Her zaman altıdan önce kalkar mısın?
Her sabah saat 5'te kalkıyorsun.
Sen kız kardeşin kadar erken kalkmazsın.
Radyonun sesini biraz aç.
Kız kardeşin kadar erken kalkmıyorsun, değil mi?
Bir sorunuz varsa lütfen elinizi kaldırın.
Genellikle saat kaçta kalkarsın?
Yarın erken kalkarsan, doğan güneşi görebilirsin.