Examples of using "Várj" in a sentence and their turkish translations:
Bekle.
Bir süre bekleyin.
Bekle, bekle, daha gitme.
Bizi bekle.
Bekleme.
Yanında ol.
Tom, bekle.
Bekleyin.
Karanlığa kadar bekle.
Hey, bekleyin!
- Beni bekle.
- Beni bekle!
- Bekle beni!
- Beni bekle!
Sadece beni orada bekle.
Bir saniye bekle.
- Yarın sabaha kadar bekleyin.
- Yarın sabaha kadar bekle.
Lütfen öğleye kadar bekleyin.
Tam burada bekle.
Bir saniye bekle.
Beni beklemeyin.
Fazla mesai beklemeyin.
Sıranı bekle.
Bekle, ateş etme!
Beni burada bekle.
Arabada bekle.
Beni orada bekle.
Sadece bir saniye bekle.
Beni dışarıda bekleyin.
Hey, bir saniye bekle.
Bir an bekle.
Biraz bekle.
Saat altıya kadar bekle.
Bizi bekleme.
- Yemek yemeği bitirene kadar bekle.
- Yemek yemeği bitirene kadar bekleyin.
- Bekleyelim ve görelim.
- Bekle ve gör.
Azıcık bekle.
Tamam, dışarıda bekle.
Sen burada bekle Tom.
Burada bekle.
Beni alt katta bekle.
Ben dönünceye kadar burada bekle.
Lütfen ben dönünceye kadar bekle.
Bekle, bunu yapamayız.
Sadece bir süre bekleyin.
Bekle, Tom.
Sadece bir dakika bekle.
Ben dönünceye kadar burada bekle.
Ben ona kadar sayıncaya dek bekleyin.
Biraz daha bekleyin.
Sıranı bekle, Tom.
Biz dönünceye kadar burada bekle.
Beni arabada bekle.
Lütfen arabada bekleyin.
Beni kapıda bekle.
Lütfen biraz daha bekleyin.
Yağmur duruncaya kadar bekle.
Altıya kadar bekleyin.
O, burada kalmanı istiyor.
Lütfen evin dışında bekleyin.
Lütfen bu ayın sonuna kadar bekle.
Sadece bizi burada bekle.
Yemeğimi bitirene dek bekle!
Akşam yemeği için beni bekleme.
Benden çok şey bekleme.
Çorba ısınıncaya kadar bekleyin.
Lütfen biraz bekle.
Bir saniye bekle.
Bana bir dakika ver.
Bu binanın girişinde bekle.
Dışarıda bekle.
- Işık yeşile dönene kadar bekleyin.
- Işık yeşil olana kadar bekleyin.
Lütfen ben geri dönene kadar burada bekle.
Bir dakika bekle. Sanırım onlarla gitmen gerekir.
Lütfen ev ödevimi bitirinceye kadar bekle.
Bir dakika bekle, lütfen.
Ona bir saat daha ver.
Lütfen ben dönünceye kadar bekle.
Merhamet bekleme.
Bekle, ne yapmaya çalışıyorsun?
Ben dönünceye kadar burada bekle.
Lütfen bekle.
Burada kal ve onu bekle.
Beni bekleme.
Lütfen otuz dakika bekle.
- Bir dakika...
- Bir dakika bekle.
Ben mağazaya girerken sen neden arabada beklemiyorsun?
Burada kal ve onu bekle.