Examples of using "Tévében" in a sentence and their turkish translations:
O, sık sık televizyonda görünür.
Seni televizyonda gördüm.
- Onu TV'de gördüm.
- Onu televizyonda gördüm.
Televizyondaki maçı gördüm.
Tom'u TV'de gördüm.
Onu TV'de birçok kez gördüm.
Hiç televizyonda çıktın mı?
Şimdi televizyonda ne var?
Televizyondaki futbol maçını izledin mi?
- TV'de ne var?
- Televizyonda ne var?
TV'yi açtığınızda her şey bunun hakkında olurdu.
O, televizyonda beyzbol oyunlarını izlemeyi sever.
TV'de ne olduğuna bakalım.
O, televizyonda beyzbol oyunlarını izlemeyi sever.
Nixon ulusal TV' de konuşma yaptı.
TV'de gördüğümü sevmedim.
yüzümü TV'de göstermemi istedi.
Mary, bak! Tom TV'de!
Şu anda TV'de ne olduğunu izlemek istiyorum.
Irk hakkında programlar televizyonda çıktığı zaman
Ev ödevimi bitirdikten sonra televizyonda beyzbol izledim.
Birçok anne-baba televizyonda çok fazla şiddet olduğuna inanıyor.