Translation of "Nyugat" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Nyugat" in a sentence and their turkish translations:

Nyugat felé tartottak.

Onlar batıya yöneldiler.

A Nyugat elvesztett mindent?

Batı her şeyi kaybetti mi?

Tom nyugat felé ment.

Tom batıya gitti.

Franciaország Nyugat-Európában van.

Fransa Batı Avrupa'dadır.

Franciaország Nyugat-Európában található.

Fransa bir Batı Avrupa ülkesidir.

A Nyugat nagy erővel tökéletesítette,

Batı mantık yürütmeyi güçlü bir şekilde geliştirdi

A hamisított cigaretták Nyugat-Afrikában,

Batı Afrika'daki sahte sigaraların

A fia Nyugat-Németországban állomásozik.

Oğlu Batı Almanyaya konuşlandı.

Egy hosszú tevekaraván vonult nyugat felé.

Develerden oluşan uzun bir kervan batıya doğru ilerliyordu.

Franciaország a legnagyobb ország Nyugat-Európában.

Fransa, Batı Avrupa'nın en geniş ülkesidir.

De ehelyett a Nyugat inkább nyugovóra tér.

Bunun yerine Batı uyumayı seçti.

Ha véget is ért a Nyugat dominanciája,

Batı egemenliğinin sona ermesine rağmen,

Persze nem a Nyugat találta fel az érvelést.

Akıl yürütme Batı tarafından icat edilmedi.

és a Nyugat nem tett semmit, hogy alkalmazkodjék.

ve Batı değişmedi ve uyum sağlayamadı.

De hogy értem, hogy inkább aludni tért a Nyugat?

Batı uyumayı seçti derken ne demek istiyorum?

Amikor az Ebola-járvány 2014-ben kitört Nyugat-Afrikában,

2014'te Batı Afrika'da Ebola salgını başladığında,

Nagyon sok bevándorló tart Görögországtól a Balkánon át Nyugat-Európába.

- Birçok göçmen Balkanlar üzerinden Yunanistan'dan Batı Avrupa'ya seyahat ediyor.
- Birçok göçmen, Yunanistan ve Balkanlar üzerinden Batı Avrupa'ya yolculuk ediyor.

Nyugat-Texasban élek, ahol már most is elég kevés a víz,

Suyun çok az olduğu Batı Teksas'ta yaşıyorum.

Ahol fűszereket és selymet vásároltak, amit pedig Nyugat-Európában adtak el.

oradan aldıkları baharat ve ipekleri de Batı Avrupa'ya sattılar.