Examples of using "Mosollyal" in a sentence and their turkish translations:
O, büyük bir tebessümle beni selamladı.
ve hepsini bir gülümse ile bitiren
Yüzünde bir gülümseme ile ona yaklaştı.
O, bizi bir gülümseme ile karşıladı.
ve bu gülüp geçebileceğim bir şey değildi
Bu kızları, yüzlerindeki gülümsemeyi
Tom yüzünde büyük bir gülümseme ile otobüsten indi.