Examples of using "Láthatod" in a sentence and their turkish translations:
Dollar Street sitesinde gezinirken göreceğiniz şey bu.
Yıldızları çıplak gözle, hatta daha da iyisi teleskopla görebilirsin.
ve göreceksiniz ki biz ayrıca daha uzun mesafeli, daha küçüklerini üretiyoruz
Ama ince farkları ancak öyle görebiliyorsun. Vahşi doğayı işte o zaman tanıyorsun.
Çatısını görebildiğin ev Bay Baker'indir.