Examples of using "Kézzel" in a sentence and their turkish translations:
- Bunu elle mi diktin?
- Bunu elinle mi diktin?
Ben ellerimle yemek yerim.
nadir bir ahşaptan elle oyulmuş,
O, tavana dokunabilir.
Elleri cebinde durdu.
Ben sol elimle yazmayı öğrendim.
Ben eve eli boş geldim.
Biz kahvemizi elimizle öğütürüz.
Topu her iki elinle tut.
Vazoyu iki elinle tut.
Sadece tek elle alkışlayamazsın.
O, su gibi para harcıyor.
Büyükannem onu eliyle ördü.
Tom eli boş döndü.
Beowulf çıplak elleriyle Grendel'i öldürdü.
Tom eve eli boş döndü.
Eve boş elle gitmek istemiyorum.
Çamaşırları elle yıkamak zor ve zaman alıcıdır.
Mary çamaşırını çamaşır yıkama tahtasında elle yıkar.
El yapımı şeylere değer veriyorum.
Tom Boston'a eli boş döndü.
Tom sol eliyle yazar.
Sol elinle yazmanı sana kim söyledi?
Tek elinle bir yumurta kırabilir misin ?
Bu benim favori gömleğim ve her zaman onu elimle yıkarım.
Çinliler tek elle birden ona kadar sayarlar.
Bu el yapımı İtalyan malı titanyum bisiklet son derece hafiftir.
Polis Tom'dan elleri yukarıda evden çıkmasını söyledi.
Tom elleri havada evden çıktı.
Sınır polisi ülkeye yasa dışı yollardan girmeye çalışan Tom'u yaka paça gözaltına aldı.
Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.