Examples of using "Tartsd" in a sentence and their turkish translations:
Onu sıcak tutun.
Onu sakla.
Onu kendine sakla.
Bunu tut.
Bunu gizli tut!
- Kapıyı açık tutun.
- Kapıyı açık bırak.
Sözlerini tut.
Lütfen bunu sır olarak sakla.
Onu gizli tutun lütfen.
Aklınızda bulundurun.
Bunu sakla.
Onları tut.
Onu sakla.
Onlara göz kulak ol.
Kapıyı tutun.
Çeneni tut!
Asansörü tut.
Araya mesafe koy.
Bunu bir saniye tut.
İpi tut.
Onu ters tutma.
Ondan uzak durun.
- Ona göz kulak ol.
- Ondan gözünü ayırma.
Odanızı temiz tutun.
Çocukları içeride tut.
Pencereleri açık tutun.
Kapıyı tut, lütfen.
Kapıyı kapalı tut.
Mümkün olduğu kadar kımıldama.
- Çeneni yorma.
- Nefesini tüketme.
Onu izle.
Bunu aklınızda tutun.
Gözlerini açık tut.
Kurallara uy.
Üstü kalsın.
İnancını her zaman koru.
Topu her iki elinle tut.
- Parayı güvenli bir yerde tut.
- Parayı güvenli bir yerde saklayın.
Onları koru.
Mutfağımdan uzak dur.
O düşünceyi askıya al.
Kapıyı kilitli tutun.
Sana kız kardeşimden uzak durmanı söyledim.
Randevuna gitmeni bekliyorum.
O şeyi benden uzak tut.
Bu pencereyi kapalı tut.
O köpekten uzak durun.
Sırt çantamı tut.
Elinden geldiğince odanı temiz tut.
Ondan uzak durun.
Üstü kalsın!
Onu koru.
Çocukları içeride tutun.
Bu ana değer ver.
Sadece benden uzak dur.
Evlenmeden önce gözlerinizi tam açın, daha sonra yarı kapatın.
Bir saniye bekle.
Gerçekten ekonomin doğayı, çevreyi korumaktan daha önemli olduğunu düşünüyorsan, o zaman paranı sayarken nefesini tutmayı bir dene bakalım.