Examples of using "Ritka" in a sentence and their turkish translations:
O çok çirkin.
O çok nadir.
nadir bir ahşaptan elle oyulmuş,
...nadir rastlanan bir vaha tespit ediyor.
Ay tutulması ender bir olaydır.
HIBM çok nadir.
Fakat sessizlik, bugünlerde oldukça nadir bir şey
Gecenin köründe beslenmesi hiç alışıldık bir durum değildir.
Bugünlerde sabır nadir bir erdemdir.
Avustralya'da çok ender hayvanlar vardır.
Yağmur bu ülkede seyrektir.
Benim adım ülkemde çok nadirdir.
ancak nadiren geleneksel silahlara verilen araştırma türü ile.
Bilgi sınırlıdır; bilgelik daha sınırlı.
O mağazada nadir bir pul buldum.
İki ahtapotun birbirine yakın durması çok nadirdir.
Ender vahşi hayvanların bu ülkeye ithalatı kesinlikle yasaklanmıştır.
Karın iki metre altında kalmış bir leşin kokusunu alacak kadar. Volverinlere çok nadir rastlanır.
Ne aptal!