Examples of using "Erdei" in a sentence and their turkish translations:
Ormanda yaşayan bir fil ailesi.
Hayat dolu bu ormanın bereketli yaşamı
Fakat orman faresinin böyle bir seçeneği yok.
Küçük bir orman deresi yosun kaplı ağaçların arasında akıyordu.
Geçici orman havuzları suyu çok seven kurbağaları çeker.
Kar yüzünden ormanın zemininde yiyecek bulmak pek mümkün değil. Başka yerlere bakmalı.
Şehir, ormandaki evlerinin etrafını sardıkça... ...sokaklarda hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlar.