Examples of using "Elfogadtak" in a sentence and their turkish translations:
Onlar yeni bir politika benimsedi.
Ortak bir bildiri üzerinde anlaştılar.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
Bugün kürtaja geçit veren bir kanun çıktı.