Translation of "Belőlük" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Belőlük" in a sentence and their turkish translations:

Túl sok volt belőlük.

Onlardan çok vardı.

Nem akarsz egyet belőlük?

Bunlardan birini istemiyor musun?

Kérdezhetnék, hogy mennyi van belőlük,

Bunlardan kaç tane var olduğunu sorabilirsiniz

Képesek leszünk a legjobbat kihozni belőlük,

onlardan en iyi şekilde yararlanmayı öğrenebiliriz.

Kimetszettem belőlük a sötétséget, a fájdalmat,

Seyircinin rahatı için karanlığı süslüyor, acıyı kesiyor

Mindenki követ el hibákat. Próbálj tanulni belőlük.

Her insan hatalar yapar. Onlardan öğrenmeye çalış.

Novemberben leszedik az olajbogyókat a fákról, hogy olajat készítsenek belőlük.

- Kasım ayında zeytinler yağı çıkarılmak üzere ağaçlardan toplanır.
- Kasımda yağ üretimi için zeytinler hasat edilir.

Kevesebb, mint fél évszázaddal ezelőtt itt egy sem fordult elő belőlük.

Son 50 yıla yakın bir süredir onları burada görmemiz imkânsızdı.

- Nagyon fincsik ezek a bon-bonok! - Tomi negyvennégyet befalt belőlük. - Tomi mindig is egy ínyenc volt.

"Bu çikolatalar çok iyi tadın!" "Tom kırk dokuzunu yedi." "Tom hep bir gurme idi."