Translation of "ültem" in Turkish

0.045 sec.

Examples of using "ültem" in a sentence and their turkish translations:

Mellé ültem.

Onun yanına oturdum.

Hátul ültem.

Ben arkada oturdum.

Pepével ültem börtönben,

Pepe ile ben hapisteyken

Ültem és bámultam.

Oturdum ve ona baktım.

Csak ott ültem.

Sadece oraya oturdum.

John mellett ültem.

John'un yanına oturdum.

Ültem a kocsiban.

Ben arabada oturdum.

Tomi mellett ültem.

Tom'un yanında oturuyordum.

A földön ültem.

Yerde oturdum.

A lépcsőn ültem.

Merdivenlerde oturdum.

Az ablaknál ültem.

Pencerenin yanında oturdum.

Most először ültem lovon.

Bu ilk kez bir ata binişim.

Ugyan az ágya mellett ültem,

Yatağının yanında oturmuş,

Elestem és ott ültem vele

Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum

Tom és John között ültem.

Tom ve John arasında oturdum.

- Mellette ültem.
- Mellette foglaltam helyet.

Ben onun yanında oturdum.

Egész nap a színfalak mögött ültem

Dünyanın en ünlü güreşçileriyle

- Mellé ültem.
- Leültem mellé.
- Odaültem mellé.

Ben onun yanında oturdum.

Rég nem ültem ilyen kényelmes székben.

Bu uzun zamandır oturduğum en rahat sandalye.

Ahogy ott ültem az üvegfal másik oldalán,

Orada camın diğer tarafında otururken

A művészszobában ültem, várva, hogy sorra kerüljek,

Kuliste sıramın gelmesini beklerken

A tükör előtt ültem és keservesen sírtam.

Aynanın karşısına oturdum ve acı acı ağladım.

Ez a legkényelmesebb szék, amiben valaha ültem.

Bu şimdiye kadar oturduğum en rahat sandalye.

Egész reggel ott ültem azon a padon.

Bütün sabah o bankta orada oturuyordum.

- Egész éjjel itt ülök.
- Egész éjszaka itt ültem.

Bütün gece burada oturuyordum.