Examples of using "ültem" in a sentence and their turkish translations:
Onun yanına oturdum.
Ben arkada oturdum.
Pepe ile ben hapisteyken
Oturdum ve ona baktım.
Sadece oraya oturdum.
John'un yanına oturdum.
Ben arabada oturdum.
Tom'un yanında oturuyordum.
Yerde oturdum.
Merdivenlerde oturdum.
Pencerenin yanında oturdum.
Bu ilk kez bir ata binişim.
Yatağının yanında oturmuş,
Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum
Tom ve John arasında oturdum.
Ben onun yanında oturdum.
Dünyanın en ünlü güreşçileriyle
Ben onun yanında oturdum.
Bu uzun zamandır oturduğum en rahat sandalye.
Orada camın diğer tarafında otururken
Kuliste sıramın gelmesini beklerken
Aynanın karşısına oturdum ve acı acı ağladım.
Bu şimdiye kadar oturduğum en rahat sandalye.
Bütün sabah o bankta orada oturuyordum.
Bütün gece burada oturuyordum.