Examples of using "érkeznie" in a sentence and their turkish translations:
O, şimdiye kadar varmalıydı.
O, buraya varmalıydı.
O, şimdiye kadar gelmeliydi.
Tom yakında burada olacak.
İşçinin öğle on ikide gelmesi bekleniyordu fakat birkaç saattir bir trafik sıkışıklığında sıkıştı.