Translation of "énekelni" in Turkish

0.021 sec.

Examples of using "énekelni" in a sentence and their turkish translations:

- Elkezdett énekelni.
- Énekelni kezdett.

O şarkı söylemeye başladı.

Szeretsz énekelni?

Şarkı söylemeyi sever misin?

Imád énekelni.

- O, şarkı söylemeyi sever.
- Şarkı söylemek onun işi.

Szeret énekelni.

- O şarkı söylemeyi sever.
- Şarkı söylemeyi seviyor.

Énekelni fogok.

Şarkı söyleyeceğim.

Énekelni kezdtünk.

Biz şarkı söylemeye başladık.

Énekelni kezdett.

Şarkı söylemeye başladı.

Énekelni fogunk.

Şarkı söyleyeceğiz.

Szeretek énekelni.

Ben şarkı söylemeyi seviyorum.

Tudok énekelni.

Şarkı söyleyebilirim.

Imádnak énekelni.

- Şarkı söylemek onların işi.
- Onlar şarkı söylemeyi sever.

Hallottam énekelni.

Onun şarkı söylediğini duydum.

Hallotta énekelni.

Onun şarkı söylemesini duydu.

Kezdj el énekelni!

Şarkı söylemeye başlayın.

Nem tud énekelni.

O şarkı söyleyemez.

Nincs kedvem énekelni.

Canım şarkı söylemek istemiyor.

Tom tud énekelni?

Tom şarkı söyleyebiliyor mu?

Tamás énekelni kezdett.

Tom şarkı söylemeye başladı.

Tom fog énekelni.

Tom şarkı söyleyecek.

Énekelni van kedvem.

Şarkı söylemek istiyorum.

Hallok valakit énekelni.

Birinin şarkı söylemesini duyuyorum.

Ne félj énekelni!

Şarkı söylemekten korkma.

Hagyd Tomot énekelni.

Tom şarkı söylesin.

Ha pedig szeretnek énekelni

Eğer şarkı söylemeyi seviyorsanız --

Sose hallottam őt énekelni.

Onun şarkı söylediğini asla duymadım.

Szeret énekelni és táncolni.

O şarkı söylemeyi ve dans etmeyi sever.

A gyerekek szeretnek énekelni.

Çocuklar şarkı söylemeyi sever.

- Szeretek énekelni.
- Szeretek dalolni.

Ben şarkı söylemeyi seviyorum.

Ő nem tud énekelni.

O şarkı söyleyemez.

Tamás nem fog énekelni.

Tom şarkı söylemeyecek.

Nem tud szépen énekelni.

O, iyi şarkı söyleyemez.

Sohasem hallottam édesanyámat énekelni.

Annemin bir şarkı söylediğini asla duymadım.

Szeret a fürdőkádban énekelni.

O, küvette şarkı söylemeyi sever.

Régi dalokat akar énekelni.

O, eski şarkıları söylemek istiyor.

Tom nem tud énekelni.

Tom şarkı söyleyemez.

Hallod énekelni a madarakat?

Kuşların cıvıldamalarını duyuyor musun?

Altatódalt fogok énekelni neked.

Sana bir ninni söyleyeceğim.

Nem mindegyik madár tud énekelni.

Her kuş ötemez.

Hallottam őt énekelni a szobájában.

Onun, odasında şarkı söylediğini duydum.

- Mit énekeljünk?
- Mit fogunk énekelni?

Bizim ne söylememiz gerekir?

Tamás elég jól tud énekelni.

Tom oldukça iyi şarkı söyleyebilir.

Tamás sosem hallotta Marit énekelni.

Tom Mary'nin şarkı söylediğini asla duymadı.

Sosem hallottam az édesanyámat énekelni.

Annemin şarkı söylediğini hiç duymamıştım.

El tudjátok énekelni ezt a dalt?

Bu şarkıyı söyleyebilir misin?

A gyerekeim szeretnek a kocsiban énekelni.

Çocuklarım arabada şarkı söylemekten hoşlanırlar.

- Énekelni van kedvem.
- Dalolni volna kedvem.

Canım şarkı söylemek istiyor.

Olykor hallom apámat a fürdőben énekelni.

Bazen babamı duşta şarkı söylerken duyuyorum.

Nagypénteken nem szabad énekelni és táncolni.

Paskalyadan önceki cuma günü şarkı söyleyip dans edemezsin.

Ha rossz a kedvem, elkezdek énekelni.

Kötü bir ruh hali içinde olduğumda, şarkı söylemeye başlarım.

Élni annyit tesz, szeretni és énekelni.

- Yaşamak, şarkı söylemek ve sevmek anlamına gelir.
- Yaşamak, şarkı söylemek ve sevmek demektir.

A zsiráfok miért nem tudnak énekelni?

Zürafalar neden ötmezler.

Miért nem tudok úgy énekelni, mint ők?

Niçin onların söyleyebildiği gibi söyleyemiyorum?

- Tom szeret énekelni.
- Tom szereti az éneklést.

- Tom şarkı söylemeyi seviyor.
- Tom şarkı söylemeyi sever.

- Tom hajlandó volt kitálalni.
- Tom kész volt énekelni.

Tom şarkı söylemek için hazırdı.

Tom azt mondja, hogy sosem hallotta Marit énekelni.

Tom, Mary'nin şarkı söylediğini hiç duymadığını söylüyor.

- Te ismered azt a dalt, amit el akarok énekelni.
- A dalt, amelyet el szeretnék énekelni, már ismerős a számodra.

Benim söylemek istediğim şarkı senin bildiğin şarkı.

Te egy olyan gitáros vagy, akivel együtt szeretnék énekelni.

Sen birlikte şarkı söylemekten hoşlandığım gitarist tipisin.

Tom nem fog énekelni, hacsak meg nem kéred rá.

Tom sen ondan istemediğin sürece şarkı söylemeyecek.

Meg kell hallgatni, hogyan tudsz énekelni, hogy beállhass a kórusba.

Koroya katılabilmeniz için seçmelere girmeniz gerekiyor.

Tom az első emberi lény, aki valaha is hallott hermelint énekelni.

Tom gelinciklerin şarkı söylemesini duyan şimdiye kadar ki ilk kişidir.