Examples of using "Zurückhalten" in a sentence and their turkish translations:
Kendini tutmak zorundasın.
Tom kendini engelleyemedi.
Kendimi dizginleyemedim.
Seni geride tutmak istemiyorum.
O, ağlamayı engelleyemedi.
Ağlamamıza engel olamadık.
Carol gözyaşlarını tutamadı.
Gözyaşlarıma engel olamadım.
Tom öfkesini tutamadı.
Geri çekilmem gerekirse diye kolları bağlı tutmak yok.
Tom'u aptalca bir şey yapmaktan durdurmalıyım.
Seni durduramam.
Affedersiniz hanımefendi, önünüzde böyle ağlıyor olmaktan utandım ama gözyaşlarıma hakim olamıyorum.