Examples of using "Vorhanden" in a sentence and their turkish translations:
Her şey mevcut.
hiçbir yerde tıkalı damar görülmedi.
yok denecek kadar azdı
Eğer varsa hataları düzelt.
Eğer varsa, hataları düzeltin.
Herkes için yeterli koltuk vardır.
Kanama olmadığından emin olmalıyız.
Eğer varsa hataları düzelt.
Güneş enerjisi, bol, temiz, düşük maliyetli ve yenilenebilirdir.
Deyim yerinde ise; ister kullan,ister kullanma
Üç tane boş oda var. Ancak onlardan herhangi birini kullanamıyoruz.
Tom, Mary'nin günlüğünü buldu ama sadece son üç sayfası kalmıştı.
Su olmasaydı, yaşayamazdık.
Senin için olmayan hislerimi varmış gibi davranmaya devam edemem.
Tom ve Mary iki yataklı bir oda ayırttı fakat otele vardıklarında sadece bir yatak vardı.
Bu ürünü küvet, lavabo, duş, yüzme havuzu ya da su ve rutubetin olduğu başka herhangi bir yerin yanında kullanmayınız.