Examples of using "Studentin" in a sentence and their turkish translations:
O bir üniversite öğrencisi.
Ben öğrenciyim.
- Emily bir üniversite öğrencisidir.
- Emily bir kolej öğrencisidir.
Öğrenci elini kaldırdı.
Emily bir üniversite öğrencisidir.
O, mükemmel bir öğrencidir.
O bir öğrenci değil.
- Mary temiz kalpli bir öğrencidir.
- Mary saf bir öğrencidir.
Kızlardan hiçbiri öğrenci değil.
- Mary umut verici bir öğrenci.
- Mary gelecek vaat eden bir öğrenci.
O sıradan bir öğrenci değil.
O, genç bir öğrencidir.
Kızlardan hiçbiri öğrenci değil.
Öğrencimle konuşuyorum.
O zaman, o, Yale'de bir öğrenciydi.
Lucy Amerikalı bir öğrencidir.
- O bir öğrenci.
- O, bir öğrencidir.
- O, öğrencidir.
O bir öğrenci.
Emily bir öğrencidir.
Judy çok zeki bir öğrencidir.
Ben İtalyalı bir öğrenciyim.
Öğrencinin arabası eskidir.
Ben öğrenciyken onunla bir kez karşılaştım.
Ann'in bir öğrenci olup olmadığını sordum.
Kız kardeşim, bir üniversite öğrencisi, konuşma yarışmasında birincilik ödülü kazandı.
- Fatma, sınıfımızdaki en büyük öğrencidir.
- Fatima sınıfımızdaki en yaşlı öğrencidir.
- Fatma sınıfımızdaki en büyük öğrencidir.
- Ben bir öğrenciyim.
- Ben öğrenciyim.
Anka'yla Bükreş'te tanıştığımda o öğrenim görüyordu.
- Ben bir öğrenciyim.
- Ben öğrenciyim.
O, genç bir öğrencidir.
Ben yeni bir öğrenciyim.
- Ben bir üniversite öğrencisiyim.
- Üniversiteliyim.
- Ben bir öğrenciyim.
- Ben öğrenciyim.
Öğrencisine aşık oldu.
İkinci sınıf öğrencisiyim.
- Sen bir öğrenci misin?
- Siz bir öğrenci misiniz?
- Öğrenci misin?
Bir zamanlar bir öğrenci iken onunla tanıştım.
Bir Keio öğrencisiyle çıkıyorsun, değil mi?
Kız kardeşim yirmi bir yaşında ve bir üniversite öğrencisi.
Yuriko deniz biyolojisinden mezun bir öğrenci, bir balık tankının içinde uykuya daldı ve ahtapotlar ve deniz yıldızları ile kaplı olarak uyandı.
O öğrenciyken, sık sık diskoya giderdi.
Her öğrenciye kendi adı ve doğum yeri soruldu.
Öğrenci olduğu zamanlar diskoya sadece bir kez gitti.