Examples of using "Seltene" in a sentence and their turkish translations:
...nadir rastlanan bir vaha tespit ediyor.
Ben nadir paralar toplarım.
- Tom'un nadir görülen bir hastalığı var.
- Tom'un ender bir hastalığı var.
Bugünlerde sabır nadir bir erdemdir.
Mükemmel elmaslar oldukça nadir mücevherlerdir.
Tom'un ender bir gen mutasyonu var.
Fakat sessizlik, bugünlerde oldukça nadir bir şey
- Bazı insanlar evcil hayvanlar olarak nadir bulunan hayvanları beslerler.
- Bazı insanlar egzotik hayvanları evcil hayvan olarak beslerler.
- Kimileri egzotik hayvanları evcil hayvan olarak besler.
- Kimi insanlar acayip hayvanları evcil hayvan edinirler.
Bu nadir pulu bulmak zordur.
Benim için bu nadir kitabı bulabilir misin?
O mağazada nadir bir pul buldum.